6 Eylül 2013 Cuma

G20 SONRASI..

G20 den ne çıkar sizce. Kuşunu, civcivini meraklısına bırakalım; ama bizim için önemli olan, Türkiye'mizi etkileyecek olan olasılıklardır. İlk olasılık, kuşkusuz beklenildiği gibi küresel para krizinin devam edip, sonunda ülkemizi çıkmaza sokarak, aylık ödemelerimizi bile yapamaz(!) hale gelince, aynı küresel baskı altında tek çıkış yolunun, Suriye ile savaştan geçtiği çaresizliğine tüm yurttaşlarımızı ikna(!) etmek ve hem de Obama'nın Lejyoner ordusu pozunda, savaşı tek tabanca üstlenmektir. En kötü ihtimal de budur.

Bu durumda ise, muhtemel bir yeni Dünya savaşının da tek sorumlusu olarak,  altından kalkamayacağımız konvansiyonel bir bölgesel taarruzla helak olup, yeni Osmanlı bile olamadan, Yeni Haçlıya mabedimizin (Anavatan) anahtarını teslim ederek, tarihin çöplüğüne zorunlu olarak savrulmaktır. Küresel baskı bağlamında söylediklerimizin bir ön habercisi olarak, PKK’nın çekilmeme kararını da gösterebiliriz. Şimdilik sessiz ve hareketsiz, sadece sonucu beklemeye odaklanmanın dayanılmaz acısını çekmeye devam edelim bakalım.
            Zorlamayla giyeceğimiz savaş gömleğinin karşılığı ise bütün parasal sorunlarımızın çözüleceği, belki de devasa AKP borçlarının bir bölümü affa uğrarken, diğer bölümlerinin de uzun vadeye taşınacağı çocuk masalıdır. Esasen heriflerin istediği de bu değilmidir. Kendi adıma da en büyük korkum; ama beklentim de budur. Yani tedbir alamazsak, yakında işin bu kerteye getirileceğini de göreceğimizdir. İşte o zaman serbest liboşlar buna göbek atarken, seyreyle sen bizim aslan Twitter'cileri. Bakalım neler sallayacaklar oturdukları yerden. Genelde ise, aslında Erdoğan ve haramilerine meydanı asla boş bırakmamak zorunda olduğumuzu artık anlamış olmalıyız.

            Bu durumu başımızdaki hükümetin de bir çıkmazı olarak görmekse, normal bir çocuk zekâsının bile sıfırladığı noktadır. Çünkü Erdoğan hükümeti zaten bu küresel oyunun baş aktörüdür. Ve AKP hükümetinin figüran kadrosu, baş aktör Erdoğan'ın  tam bir özveriyle götürdüğü ve izlemekte olduğumuz Amerikan senaryolu filmde, halen işsiz kalmadığı için de halinden memnundur esasen. Ama vatandaş için aynı şeyleri söyleyemeyiz.
            O batmış çıkmış kimin umurunda ki. Çoğunluğu başına geleceklerin farkında bile olmayan, günlük yaşayan, torbacı yandaşları bir kenara bırakırsak, çalışan beyni ve yüreği vatanıyla çarpan, ahde vefa yüklü, hissedebilen özgün vatandaşlarımıza oluyor olan sadece. Diğer saf canlı ansızlar, başlarına gelenlerin Tayyipler değil, Allah'ın takdiri olduğunu söyleyeceklerdir nasıl olsa yine.
Ne var ki Allah'ın bir şey yaptığı yok kimseye, ne geliyorsa, çalıştırmadığınız, tembel beyinleriniz yüzünden geliyor başınıza, yoksa Allah'ın takdirinden değil. “Size akıl verdim daha ne yapsaydım” diyen Allah'a aptallıkta ısrarcı olmakla aslında şirk koyarken günahkâr olduğunuzu, sadece namaz ve niyazla günahlarınızdan arınamayacağınızı da bilmeniz gerekir.

            Şimdi açık soruma cevap verin dostlar. Artık iyi tanıdığınız Erdoğan'ın, böyle bir nimete(!) — aslında tarihimizin faciası olur - balıklama dalmayacağını söyleyebilir misiniz? İster evet, ister hayır deyin; ama bu ihtimale de kuvvetle hazırlayın kendinizi diyor ve tüm Allah adıyla aldatanlar için bir dizeyle bitiriyorum.


                                    Seni daha güçlü buluyorum
                                    Düşünürken bir damla olduğumu
                                    Okyanuslarında günahlarının
                                    Değişmezdi
                                    Bir avuç toprakta olsam
                                    Dağlarında sevaplarının.


Aslında bu dizem, Erdoğanların İblisine değil, bize tarih yazdıran kendi GÖK TANRIMIZA ithaftır.

Şimdi ritüeli bir kenara bırak, kafanı kaldır, gözlerini aç ve etrafına yorumlayarak bak. Gezi Parkı ile başlayan Halk hareketinin tek nedeni, Atasının kendisine bahşettiği bağımsız birey olma hakkına duyduğu minnet ve vatan sevgisi olduğunu teşhis et.
                       
                        VE SON ŞANSINI İYİ KULLAN
                                            TAYYİP ERDOĞAN.

Serendip Altındal



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder