Sana roket fırlatana futbol topu mu atarsın. En az onunki kadar güçlü
bir roketle karşılık verirsin. Bu siyasette de başka ŞEY ‘lerde de böyledir.
Herifçioğlu kendisine verdiğin demokratik özgürlüğünü kullanıp, senin Tiran’ın
olmuşsa, bıçak kemiğe dayanınca, onu kolundan tutup duvara çarpmak da, artık en
meşru hakkın olmuş demektir. Bırakın, bunu kendileri de çoktan hak etmiş
olanlar, darbe, marbe, 'seçimle gelen seçimle gider' sakızlarını çiğneyip
dursunlar artık.
Sen seçimle gelip; ama gider yolunu tıkamışsan, insan evladı nasıl
kurtulacak ki kafasına ettiğin pisliğinden. O zaman tüm beşeri beklentilerin
önünü de kendin kapamış olmuyormusun aslında çokbilmiş! Kim sana ne yaptı ki,
sen kendi kendini mundar ettin. Bak bilmediğin birçok ŞEY gibi, bunu da atlamışsın
işte.
Şayet
bu keyfiyeti yine 'darbe' olarak adlandırmak istiyorlarsa, evet darbedir. Ama
ordu destekli veya değil, aslında bir HALK DARBESİDİR.
Bu arada oldubittiye getirip genelkurmayın da başına, cemaat ambarından bir yumurta
çuvalı koydular. O yüzden içleri rahat olmasına rağmen ne hikmetse, yine de
endişeliler. Öyle ya, hiç yumurta çuvala konur mu? Kendileri de bu saçmalığın
farkındalar anlaşılan.
Adam
seni iğfal edecek, kendisine sunduğun seçilme hakkıyla geçip tepene oturacak,
kafana yapacak ve senin olan HERŞEYE oturduğu yerden sahip olacak, onunla da
yetinmeyip bütün mal varlığını sömürgecine pazarlayarak üstünden avantasını
alacak, özgün millet kimliğini sömürge ümmetine dönüştürecek, yetmedi
anavatanını bölecek ve dünya medeniyet tarihini başlatan ulusal adını bile yok
farz edecek. Sen “yettin artık” deyince de, utanmadan darbe yapıyorsun diyecek.
Yoksa, “Aferin aslanım eline sağlık, istediğin başka şeyler de varsa, onları da
söyle”, demeni, mübarek(!) elini öpmeni mi bekliyordu acep. Kaldı mı ulan böyle
otuz beşe bakla, bıraktın mı da insana başka bir çıkış yolu.
Aslında Tiran, eskiden olduğu gibi, 'kırk katır mı, kırk satır mı'
seçeneğinin önüne oturtulmadığına dua etmelidir. Demokrasiler gibi darbelerde
onu hak edenlerindir. Kimse merak etmesin. Zira tekdir ile adam olmayanın hakkı
kötektir. Buna da her yerde karar veren tek merci, kendi anayasalarının da
kurucu sahibi olan, kendi asal özlerinden inanç ve gelenekleriyle gelmiş olan Uluslardır.
Tam
da 4 Temmuz, Birleşik Devletlerin bağımsızlık günü Okyanus ötesinde
kutlanırken, Mısır halkı da Amerikan ŞEY' i Mursi'yi devirip, Birleşik
Devletlere adeta bir bağımsızlık postası koydu. Bu tarihi günde, bir yanda
kendi bağımsızlığını kutlayan Amerikalı, öte yanda Amerikan mandasına karşı
kendi özgürlük direnişini başlatan Mısırlı perspektifinden güne baktığında ise,
bu günün kendisi adına bir utanç belgeseli olması gerektiğini anlamalıdır
aslında. İşte diğer yanlarda bunlar olurken, olan bitenin farkında olmak
istemeyen, hoş isteseler de mental fakiri olduklarından, şeyini ŞEY etmekten
başka ŞEY bilmedikleri için de, çatlayıp duruyorlar bizim buralarda birileri.
ŞEY
sözü, aynı zamanda bir matematik dili olan güzel Türkçemizde, gerçekte tanrısal
bir ifadedir. Tanrıyı bile BİRŞEY olarak ifade etmez miyiz? Bakın bu yazı
içinde bile, örnek olsun diye özellikle sık kullandığım ŞEY ile sayfalarla
anlatamayacağımız ne kadar çok ŞEY anlattık değil mi? Ayrıca yazıda ki bolca
ŞEY'e rağmen, hiç BİRŞEY anlamayan da kalmamıştır mutlaka. Nasıl, şaka gibi
değil mi? Şimdi gel de bu efsunlu Türkçemizi bir kere daha, bağrına basma. Ve
asla da unutmayın ki, şayet TÜRKÇE varsa, başka da hiç bir dile gerek yoktur bu
dünyada. Türkçe ile ifade edilemeyecek hiç bir ŞEY olmadığı gibi, ayrıca
ifadesizlik bile kendi başına, özel bir beceri de ister Türkçemizde.
Utanmayın, sıkıştığınız yerde ŞEY deyiverin
olsun bitsin. Ne demek istediğiniz daha kolay anlaşılacaktır. Neticede, uzaylı
olduğu da söylenen gizemli Türkçemiz var bizim. Ne var ki ŞEY ler fazlalaşınca,
artık ŞEY imiz de meşhur yasaklar listesine (blacklist) alınırsa hiç
şaşırmayın. Ha bu arada son günlerde gezi turlarında, ortalarda deli Muhsin
gibi vatandaşları kovalayan eli palalı, bazı lakerda beyinliler da görülmeye
başlandı. Artık işler bu kerteye geldiğine göre, bizim ŞEY şaşkın ördek gibi
kıçtan dalmaya başladı demektir. Demek ki hazretler için yolun sonu göründü
artık. Tevekkeli partilerinin daha mülayim kanadı, yumuşak cemaatini da
arkasına alarak, boşuna onlarla ilişiğini kesmeye kalkmıyor.
Serendip Altındal
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder