7 Nisan 2012 Cumartesi

HIRS ADAMI HIRSIZ YAPTIĞINDA ARTIK İFLAHI YOKTUR..

            12 Eylül’ün üflemesiyle bugün ortada uçuşan balonlar, o zamanlar sokağa bile korkudan çıkaramadıkları kıçlarını kurtaran askere, biat’karlıklarını ortaya koyan maniler düzüyor şarkılar besteliyorlardı. Şimdi ise aynı güruhun içinden bazı maymun kafalılar, arkalarında ki Okyanuslunun gazıyla, 90 yaşındaki asker emeklisi insanları bile kendi içinde oldukları kafeslere, kapama gafleti içindeler. Turancı geçinen, Pantürkistlerse, her şeyden özce Koreden, Kafkaslara kadar dayanan Tarihin en büyük Türk imparatorluğunu kuran Mete Han'ın bile kemiklerini sızlatırcasına, tarihinde dışından yıkmaya cesaret edemedikleri Türk birliğini, içinden yıkmaya çalışanlarla, ne hikmetse bugünlerde saz arkadaşlığı yapıyor, sazende korosu kuruyor.

            Tarihin bilinen ilk günlerinden itibaren imparatorluklarla karşımıza çıkan yüce Türk varlığının, bilinen tarihten de önce yüce olması gerektiği, bilmem tartışılabilir mi? Öyle ya çünkü bir gecede İmparatorluk kurmadı ya adamlar, elbette bunun bir gelişimi olmalı değil mi? Ne var ki Pantürkistler bile şerefli Türk ordusunun kuruluş tarihini, Osmanlının ki ile bir tutuyorlar.  Osmanlının diğerleri gibi sadece bir Türk hanedanı olduğunu unutuyorlar. Yani Türk ordusunun şerefli tarihi neredeyse Osmanlı ile başlıyor, netice de koca ordunun topu topu 700 yılcık bir geçmişi olmuş oluyor. Hadi canım geçiniz. Bir de böylesi cahil ve çitlembik kafalı adamları ciddiye alıyorlar. Hey gidi hey ne günlere kaldık. Ama biz zorların milletiyiz, nasıl olsa bunları da çöpe postalayacağız, hiç merakınız olmasın. Zira kökü çok gerilere dayanan geniş ve tarihi atıklığımızda, herkes için yer vardır.

            Doymak bilmez derebeylerinin hırsları nedeniyle, aralıksız Dolar basmaya ara vermeyen, tek para birimi Dolar sevdasından vazgeçemeyen ve doygun ekonomisini rehabilite edemeyen ABD, neticede rakiplerine de yol gösterdi. Dedik ya her problem kendi çözümünü de beraberinde getirir diye, öyle mi dedi adamlar ve dolarları devasa barajlarında toplamaya başladılar. Şimdi ağzına kadar dolan bu dolar barajlarının kapaklarını, bir açıp da içini dünya piyasalarına boşaltıverdiklerini bir düşünün, Amerikalı işte o zaman kendi parasında boğulacak, karşılığını veremeyeceği, olmayan ruhunu bile satın alacak bu Dolar tsunamisi karşısında, silaha sarılmaktan başka da çaresi kalmayacaktır.
            Bu da kendi son sahnesine ‘The End’ olacaktır. O vakit bize de, hikâyede ki Azrail’in, beraberinde götüreceği ihtiyar çocukları kandırdığı gibi ‘hadi atta ya’, gitmek zorunda kalan Coniye, ‘uğurlar olsun’ demekten başka da bir şey kalmayacaktır. Ne var ki, başta biz olmak üzere, dünyanın geri kalanı da derinden bir ‘OOOOOOOHH’ çekecektir işte o zaman. Pekiyi bunu neden yapmıyorlar acaba dersiniz. Herhalde bir bildikleri vardır adamların ve anlaşılan beklenmedik bir sürpriz olmaması adına, kendi hazırlıklarını da bitirip, en uygun zamanı bekliyor olsalar gerektir.

            Pekiyi Coni bunu bilmez mi, domuz gibi bilir, bilir de, ah o birçok insan evladının, özellikle de aynı topraktan oldukları için başımızdakilerin de ortak paydası olan ve hem de kendi sonlarının nedeni olacak, doymak bilmez hırsları yok mu? İşte cümlesi adına, Mehter marşıyla gelip İzmir marşıyla gidişin nedeni de bu olacaktır esasen, nasıl inanmadınız mı? Dünya tarihi kitabınızı karıştırıverin bir boş zamanınızda lütfen.

                                                                                                                      Serendip Altındal

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder