Saraylı
vatandaş, yargı depresyonu altında yeni bir seçimi zorluyor olsa da, Davutoğlu
taifesinin oyuna gelmemesi lazım. Evet, beyler daha önceden de size öngörülen
AKP, CHP koalisyonu neresinden baksanız, içinde bulunduğunuz şartların
vazgeçilmezi haline gelmiştir.
Ve sizlere düşen de şimdi el ele
verip koalisyon ışığını yakmaktır artık. CHP’nin 14’lüğü, AKP’nin 6’lığını
döver aslında. Kodumu da oturtur hani. O halde böyle bir gücün tarafınızda
olması, koalisyon hükümetinizin de garantörüdür neresinden baksanız aynı zamanda.
Bu da size en azından bir dört sene daha yeterken, artık bunalan millet de
sayenizde biraz nefes alabilir.
Emekli, işçi, tüccar memnun, saray hezeyanlarından
arınmış ve baskı altında ki asker de memnun, daha ne olacak, Allahtan belanızı
mı arıyorsunuz beyler. Bundan iyisi, dondurmalı kayısı. Saray jargonunu
bırakın, kafanıza göre takılın, birlikte düze çıkın ve bize de biraz nefes
aldırın. Zira hepimize gına geldi saray ve saraylı edebiyatından artık. Mukarrer
devinim gereği, gerisi de arkadan tıpış tıpış gelecektir nasıl olsa.
Yani
bütün düğüm saray mı? Haydi, canım geçiniz, bırakın bahaneyi. Yeter ki ipin bir
ucunu kurtarın oradan, arkası kendiliğinden gelecek ve düğüm çözüldükçe
çözülecektir nasıl olsa. Siz bakmayın birinin afrasına tafrasına, sallar durur,
kendi de alışır nasılsa. Sizleri alıştırdığı gibi, yeter ki ipinizin bir ucunu
kurtarın ondan.
Özellikle de, bu kadar itibar
kaybına uğrayan Davutoğlu, hayatında hiç olmadığı kadar mecburdur bu bağımsız dik
duruşa. Ve şimdi vakit, yerlerde yatan saygınlığını tekrar ayağa kaldırma
vaktidir artık. Çünkü bu durum kendisine ikinci bir kariyer şansı daha sunmakta
ve Prof.’luğundan bile daha büyük bir ehemmiyet arz etmektedir kendi geleceği
adına da. Zira ikinci bir kariyeri gönlünce yaşayabilecek kadar gençtir henüz
ve bu en son fırsatı değerlendirecek kadar da akıllı olduğunu düşünüyorum
kendisinin. Ayrıca yeterince destek de bulacaktır, arkasında duran, gerçek
durumun farkında olan ve aklı başındaki parti arkadaşlarından da.
Kendisi de bayram mesajlarında, bu
aklı yakaladığı izleniminde pozitif sinyaller vermiştir. Şayet sinyallerin
arkasını da getirip korkusuzca, olumlu icraatına da imza atmayı bilirse, akli
rüştünü de ispat etmiş olacaktır. Gerisini de Erdoğan ve besmelesiz yandaşları
düşünsün bundan sonra. Bu da kimseyi alakadar etmez nasılsa. Siz biran önce
kurtarın paçalarınızı, içine kapatıldığınız Pandora kutusundan ve aklın yolunda
buluşmaya bakın Davutoğlu kardeşler. Kendinizi bulun ve bırakın Tayyibofobi bundan
böyle başkalarının fobisi olsun, sizin değil.
Uçurumun ağzındaki sizlere, vatandaşınızın
fırlattığı en son halatı da akıllıca kullanın. Çünkü hala da fark edemedinizse,
başka da bir şans bulamayacaksınız bundan sonra artık. Yeni seçimleri de
unutun. Yeni bir fırsat yakalayabilmenin tek şartının; vatandaşın lehine ve
arzuladığı CHP ile devrik hükümetinizin yerine, ulusal çerçevede başarılı bir
koalisyon hükümeti kurduktan sonra, adil düzen içinde kendinizi ispat edebileceğiniz
yeni bir dört senede ancak oluşabileceğini de sakın ola unutmayın.
Bunları yazarken, sizden
kapasitelerinizin üstünde beklentiler içinde olduğumuzu da sakın düşünmeyin.
Biz sizlerin yeterliliğiniz, daha doğrusu da yetersizliğinizin farkındayız.
Sizin milletinize, isteseniz de tam bağımsız bir Kemalist hükümet veremeyeceğinizin
bilincindeyiz. Çünkü göbek bağınızın olduğu patronlarınızın size tayin etikleri
oyun sahası ve süreler doğrultusunda oynamak zorunda olduğunuz da, elbette tarafımızdan
biliniyor.
Bir
kere siyasa oyuncuları olarak elbirliği ile emperyalist tarlasına dönüştürmüşsünüz
ülkenizi ve 50’lerden bu yana biriken bu pislik, sizlerle de kuşkusuz bir
dönemde temizlenemez. Türk atasız, atalar da Türksüz olamaz. Elbette toprağında
bu işlerin üstesinden gelecek yeni atalarını da yine çıkaracaktır nasılsa,
dünyada başka bir emsali olmayan bu Ulus. İşte olası bir tam temizlik de, ancak
öyle bir ATA’sal liderin eseri olacaktır yine, Türk evlatlarının vatanında.
Bakın
bakalım etrafınıza, Türk Ulusundan başka ataları olan başka da bir ulus var mı
bu dünyada. Oysa büyük adam her ulustan çıkmıştır ve çıkacaktır da. Ne ki bu
büyük adamların hiçbiri birer ATA değillerdir, olamamışlardır. İşte biz bu koca
gerçeğin de tamamıyla bilincindeyiz beyler. Bu nedenle de sizden beklediğimiz
sadece; dört yıllık bir koalisyon hükümeti oluşturarak, bol keseden
salladığınız vaatlerinizi tutarak, ülkenizin kanayan yaralarına, hiç olmazsa
bir dönem biraz merhem olmanızdır.
Bu
nedenle de milletiniz son seçimde size bu görevi vermiştir. Şayet bu işe de
yaramayacaksanız, ne halta yararsınız sizler. Yoksa yüce Atatürk’ün yüce
Meclisini, her ipini koparanın kapağı atabileceği, Dingonun ahırımı sandınız.
Ve bir şey daha unutmayın sakın:
Kılıçdaroğlu’nun yüzde 60’ına karşılık, Davutoğlu’nun yüzde 40’ı var. Bu
durumda Kılıçdaroğlu tok satıcıdır. Yani kaybedecek sadece Davutoğlu ve
arkadaşlarıdır, bunu da hatırlatmış olalım. Aldığınız yüzde 40 sizi kazanan
değil; ama daha önce tek başınıza hükümet olduğunuz için de, kaybeden taraf yapmıştır
aslında. Sakın diğer varyasyonlara kulak asmayın. Çünkü aklın yolu budur,
inanın. Ayrıca bir dört sene daha kazanarak, geleceğinize daha umutla bakabilecek
olmanız, her şeyi birden kaybetmenizden, neresinden baksanız daha akılcı değil
midir???
Sonuç: Kurtulun o halde kendi
kendinize karabasanınız haline enayice getirdiğiniz, Erdoğan fobinizden biran
önce. Bu da sizin sorununuzdur her şeyden evvel. Öyle ya neticede, Erdoğan’ı kendi
başınıza saran sizlersiniz, başkası değil. Yani kendiniz ettiniz; ama yine de
kendiniz bulmayın. Çünkü ucu bize de dokunuyor…
Serendip
Altındal
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder