Sen
eski Ahit 'e göre, Âdemle var oldum diyorsun. Bu senin ondan önce de var
olmadığını her ne kadar bize söylemiyorsa da Emmioğlum. Zira tarihin sonsuz
labirentleri arasında yolumuza çıkan bütün bulgular - ki Latinler bunları
bizden ısrarla gizliyor olsalar da - senin beşer medeniyetleri banisi olduğunu
ortaya her fırsatta koyuyor aslında.
Gelecek yüzyıllarda parçacıklarla
(kuantum evreniyle) muhabbetimiz ilerledikçe, 5 milyon yıllık beşer tarihimizin
özgül ağırlığı ile de, teknolojik olarak ünsiyet kuracağımız kesindir. Meğerki
araya giren nükleer yenidünya savaşları bu tarihi geciktirecek olmasın. Ne ki,
bütün temayüllere rağmen insan denen Şeytan-tanrıyı yok edecek, neslini
kurutacak bir silah, bizatihi insanoğlu tarafında sonsuza kadar da
yaratılamayacaktır. Bunu da unutmayalım. Bize gelince, çok şanlı bir tarihi
gerimizde bıraktığımızı, fazlasıyla biliyoruz neticede. Bu özgüveni bizden
isteseler de çalamayacaklarını kendileri de anladı artık, hiç merak etmeyin.
Bakmayın siz başımızda ki, emparyal
konsultatif uygulamalara. Bunlar artık devrini kapamakta olan klasik Batı
Kapitalizminin son çırpınışlarıdır. Siz zannediyor musunuz ki, iki tane çakma
lider Amerikan vatandaşı, ülkemizin kaderini ABD adına ilânihaye ellerinde
tutabileceklerdir. Bakmayın siz empati yeteneğini dahi yitirmiş ilkel beyinli
kaşalotlara, Engizisyon devri ruhsal kişilik sendromlarına ve onların psikolog
denetiminde olması gereken hezeyanlarına. Hepsinin sonu yakındır, bunalımları
da bundandır. Siz anladınız işte.
Gündem mi diyorsunuz. İşte asıl
gündem de budur. Ki bu bağlamda Türkler, Tevrat’tan binlerce yıl evvel de,
putlarla, fetişlerle cilveleşen pagan dünyasına metelik bile vermeyip, tek
yaratıcıya (Tengri) iman etmişlerdi. O halde tanrı, ancak 3000 yıl evvel
varlığı kabul edilmiş dünkü çocuk olmamalıydı Türkler için. Ahır zaman
peygamberi Hz. Muhammed bile bu yüzden Kuran da, her şeyden önce var olan
Türklerle ilgili ayetlere dikkat çekerek, hasımlarını hasetlerinden çatlatacak
kadar inteligent olduğunu da ayrıca ispat etmiştir.
Şimdi zaman artık Avrasya da yeni
Türk baharının yeşerme zamanıdır. Çünkü bizi çaktırmadan aforoz etmeye kalkan
emperyalist Gladyo, dikkatleri Ukrayna’ya çekmek ve Ruslarında konsantrasyon’unu
dağıtmak üzere yeni bir Ukrayna baharı yaratmaya kalkışmıştır. Oysa Rusya’da böyle
zamansız baharların hele hiç tutmayacağını bile bile bunu neden yapmaktadır. Çünkü
Yeni Haçlının oyun sahası hep aynı: ama taktiği ve oyuncuları değişmiştir.
Şimdilerde Müslümanların içinde
oluşturduğu terörist çetelerini Lejyoneri yaparak, bu paralı ordularını
Suriye’ye yaptığı gibi, Anadolu ve Avrasya’ya sürmeyi hesaplamaktadır. Yani
düşünebiliyor musunuz asrın taktiği ile Müslüman’ı kendi vatanında çakma
Müslüman’la avlayacaktır. Tıpkı Türkmen asıllı kripto Kürtlerden, muhayyel
Kürdistan adına PKK teröristi, ondanda Lejyoner yarattığı gibi. Bak sen elin
uyanığı, herifçioğluna.
İşte tam bu noktada bize düşen görev
ise, bölgemizde pür dikkat kesilerek, biran önce başımızda ki Amerikan vatandaş
liderli, koloni devletinden kurtulurken, kendi yokluğuna rağmen İstiklal
harbimizde Atatürk’e tam destek sağlayan Rus kardeşlerimize; gerekirse daha
fazla destek sağlayarak ahde vefa borcumuzu öderken de, diğer yandan onlarla
helalleşmektir. Anlaşıldığı gibi işimiz zor; ama erdem işidir bunlar
unutmayalım. Biz Türkler Serdengeçtiyizdir. Yani gerektiğinde özgür başımız
göğe değer; ama asla yardan, dosttan geçmeyiz ve gerekirse dost yoluna da
kurban oluruz.
Minik pabuçların dama çıktı artık
bak çocuk
İnsan denen beşer gör ki bölük
pörçük
Lakin vuslatından asla kuşku duyma kızım
Emine
İşbu âlem dönmüş olsa bile tersine
O mızrakların ucunda şimdi
çamaşırlar asılı
Atı, iti, eri, avratı bil ki hepsi
bizim buralı
Oysa o topukların altında yer
yerinden oynamalı
Ah be çocuklar! Asıl sizi Tengri’ye
sormalı…
Serendip Altındal
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder