Birbirinden bağımlı, güdümlü ve içinde oluşturuldukları deli gömleklerinin
içinde, adeta çaresizliğe mahkûm edilmiş, geçmiş hükümetler, başlarını
duvarlara vura vura, beraberce ülkemizi sonunda, içlerinde en sabıkalı ve
devşirme olanı, AKP dönemine kadar taşıdılar. Bu güdümlü hükümetlerin
siyasileri, içine hep birlikte düşürüldüğümüz, Cumhuriyet dönemimizin en
kara günlerinin, aynı zamanda senarist-oyuncularıdırlar.
Öyle ki, hatta bugün, içimizden birilerini devşirerek, gözümüzün içine baka baka başımıza çıkartan, dışarıda ki senaristlerin, bu denli küstahlaşmasına cesaret verdiler. Bugün ise, çoğu bu geçmiş güdümlü hükümetlerin kalıntıları veya uzantıları olan siyasiler, bundan sonra da gitmek zorunda olacakların makamlarına, şayet aynı kafa yapılarıyla talip olacaklarsa, asla şikâyet etme hakları yoktur. Öncelikle de bu dediklerimizin altını, noter tasdikli imzalamak zorundadırlar.
Öyle ki, hatta bugün, içimizden birilerini devşirerek, gözümüzün içine baka baka başımıza çıkartan, dışarıda ki senaristlerin, bu denli küstahlaşmasına cesaret verdiler. Bugün ise, çoğu bu geçmiş güdümlü hükümetlerin kalıntıları veya uzantıları olan siyasiler, bundan sonra da gitmek zorunda olacakların makamlarına, şayet aynı kafa yapılarıyla talip olacaklarsa, asla şikâyet etme hakları yoktur. Öncelikle de bu dediklerimizin altını, noter tasdikli imzalamak zorundadırlar.
Şimdi, öyle bir dönemin eşiğine geldik ki, sevgili Atatürk’ün ve Türk Ulusunun
Türkiye Cumhuriyetinin, bundan sonra boşa harcayacağı değil yılları, ayları
bile kalmamıştır. İşte tam bu en karanlık nokta, Atatürkümüzün özlediği, Türk
Güneşi’nin doğma vaktidir artık. Bunun da yolu, Türkün ABD ve AB’ye tekmeyi
basıp, anavatanı Avrasya’ya bütün ağırlığı ile konsantre olmasından geçer.
Türk’ün önderliğinde bir Avrasya birlikteliği, ABD güdümünde bir emperyalist
dünya imparatorluğu değil, yeni bir dünya özgürlüğü müktesebatının ilanı ve
emperyalizm’in sonu olacaktır.
Homosaphien’in dünya tarihinde
ilk devletleşmeye başladığından beri bilinen gerçek, asla unutulmamalıdır ki,
Türk’ün başı yukarda ve özgür dolaştığı her yerde, bütün uluslar özgür
olacaktır.
Serendip Altındal
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder